Gallup, 2023 yılı ‘State of Global Workplace’ raporunu yayınladı. Rapora göre küresel olarak çalışanlar için iyi ve kötü haberler var: Çalışanlar, işe daha fazla bağlılar ama aynı zamanda daha fazla stres hissediyorlar.

Birincisi, iyi haber: İşyerine bağlı çalışanların yüzdesi dünya çapında yükseliyor. 2020’de geçici bir düşüş görülmüş olsa da Gallup’un 2009’da yayınladığı ilk rapordan bu yana çalışan bağlılığı, istikrarlı bir yükseliş içinde.

Gallup, dünyadaki işgücünün temsili örneklemesiyle 2009’dan bu yana yılda yaklaşık 160.000 olmak üzere 2,2 milyon çalışanla anket yaptı. Gallup, müşteri sadakati, çalışan bağlılığı ve üretkenlik dahil olmak üzere kuruluşların önemsediği birçok performans sonucuyla önemli bağlantıları olduğu için küresel çalışan katılımını ölçüyor ve izliyor. Raporlar, çalışan bağlılığının zorlu ekonomik dönemlerde performans sonuçlarıyla daha da güçlü bir bağlantısı olduğunu gösteriyor. Daha büyük resme bakıldığında, işe bağlı olmayan veya aktif olarak işine bağlı olmayan çalışanlar, küresel işyerleri için 8,8 trilyon dolarlık keşfedilmemiş bir üretkenlik fırsatını temsil ediyor.

Bağlılıkla ilgili dikkate değer bulgular:
• Çalışan bağlılığının en yüksek olduğu bölgeler, Güney Asya (%33), Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada (%31) ve Latin Amerika ve Karayipler (%31). Çalışan bağlılığındaki küresel artışın nedeninin Güney Asya, Latin Amerika ve Karayipler’deki artışlar olduğu söylenebilir. ABD ve Kanada’daki bağlılık seviyelerinin son zamanlarda düştüğü görülüyor.

• Avrupa bölgesi en düşük çalışan bağlılığına sahip bölge (%13).

• Küresel olarak, normal çalışanların %20 bağlılık oranına kıyasla yöneticilerin %31’i bağlı.

• Uzaktan çalışanlar (%30), ofiste (%21) ve hibrit (%24) çalışanlara göre daha fazla bağlılık gösteriyor.

Kötü Haber: Stres de Artıyor
Çalışan bağlılığı artarken kötü haber, çalışan stresinin de artması. Stres, fiziksel ve zihinsel sağlık sorunları ve düşük üretkenlikle ilişkili. Çalışan stresindeki bu artış, mevcut ve gelecekteki işgücünde çalışan katılımı ve refahını aynı anda ele alan kuruluşların önemini ortaya koyuyor.

Çalışan stresiyle ilgili dikkate değer bulgular:
• ABD ve Kanada, dünyadaki en bağlı çalışanlara sahip bölgeler arasında yer alıyor ama bu bölgede çalışanların %52’si dün günün büyük bir bölümünde stres yaşadığını söylüyor. Buna karşılık, yalnızca %13’ünün işyerine bağlılık bildirdiği Avrupa bölgesinde stresin %39 ile daha düşük olduğu görülüyor.

• Çalışan bağlılığının düşük olduğu (%17) bir bölge olan Doğu Asya’da stres (%52) de oldukça yüksek.

• Stresin küresel olarak genç işçiler arasında ve uzaktan veya hibrit çalışma koşullarındaki çalışanlar arasında daha yüksek olduğu görülüyor.

Daha Fazla Önemli Bulgu
• Çalışanların yarısından fazlası (%59) sessiz istifa eğilimi gösteriyor ve %18’i gerçekten istifa ediyor. Sessiz istifa hareketine katılan çalışanlar, çalışan bağlılığı veya kültürü, ücret ve yan haklar veya refah ile ilgili konuları iş yerlerini daha iyi hale getirmek için değiştirecekleri alanlar olarak belirtiyorlar.

• Çalışanların yarısından fazlası (%51) aktif olarak başka bir iş arıyor veya açık pozisyonları izliyor. Aktif olarak bağlı olmayan çalışanların bağlı çalışanlara kıyasla aktif olarak açık pozisyonları arama veya izleme olasılıkları, %42 daha fazla.

• Uzaktan ve hibrit çalışanlar, daha yüksek çalışan bağlılığı bildirirken aynı zamanda daha yüksek stres de bildiriyorlar -bunun nedeni muhtemelen daha az tahmin edilebilir veya yapılandırılmış çalışma hayatı.

• Rapor, dünyanın en iyi yönetilen kuruluşları arasındaki bağlılık düzeyini (%72) hedeflemenin ve kurumsal uygulamaların yaygınlaşmasının ne anlama gelebileceğini gösteriyor: Yüksek verimlilik, müşteriyi elde tutma ve büyüme, daha iyi çalışanları elde tutma ve önemli ölçüde azaltılmış stres.

Raporun tamamı için tıklayınız.